10 Mayıs 2011 Salı

İNSANCA YAŞAMAK İSTEYENLERE BİR HAYVANDAN ÖĞÜTLER

Hayat bazen çok nokta nokta diye ahkam kesmeyeli baya oldu.Bazı şeyler oluyor bazı şeyler yaşanıyor sora da bazı şeyler unutuluyor...Bazı şeyleri daha yaşamak için ileriye doğru umutla bakılıyor.
Yokluğumda çok kitap okudunuz mu bilmiyorum ama ben bu yokluğu Mustafa Sandal dinleyerek geçirmiş gibiyim.Bazı şeyle düşünülür bazı şeyler zihinde toparlanır ama bazı şeyler anlatılamaz.İşte o anlar Mustafa Sandal'a anlam yükleme çalışmaları içine girildiği zamandır.O anlar sen susarsın Mustafa Sandal senin yerine konuşur bir de utanmadan onu küçümsemeye çalışrsın.Oysa ki o sevgilisi gidince çok kitap okuyup ara sıra da resmine dokunup "Neredesin Nerede!" diye bağrabilen bir adamdır.Biz ki onu madem kitap okudun niye bir tarikat kurup müritlerine pilav dağıtmadın hocam diye suçlayan tipler oluruz hep.Biz düzce meramını anlatanları sevmeyiz kendimizdeki şekil bozukluğuna bakmadan.Biz(ben) çok biliriz sanırız da o yüzden çok susarız."Arif olan anlar canım" modunda oluruz.Ama bilemeyiz ki Arif olanların hepsi Mustafa Sandal dinlemektedir.Arifler Mustafalar elele tutuşup inadına düzce inadına içinden geldiği gibi inadına sonu ne olur başı neye varır ortası kime değer diye düşünmeden sevdiğine "Neredesin Nerede" diye bağırırken biz bir de onları kendimiz öyle olamadık diye içten içe kıskanırken yine kendi içimizden eleştririz.
İçe dönük yaşamak bu olsa gerek.İnsanın içinin içine kaçma durumu gibi.Kendinle iç içe geçmişsin gibi.İçin dışına çıkamaması gibi.
"Bir iç var benden içeru"

http://fizy.com/#s/1ai55s

Hiç yorum yok: