Çok pis bi durumdayım sevgili okur...
Hayır, kimin okuyup kimin okumadığını bilmeden direkt karşımda bir okuyucu varmış gibi "sevgili okur" diye seslenmem değil söz konusu olan.
Daha pis bir durumdayım...
Öncelikle bu pis durumun bir krokisini çizeyim size isterseniz...
"Mahmut, İrem ve ben bir kafede oturuyoruz..."
"Tövbe estağfurullah, biz de bi şey sandıydık bu mudur ulan pis durum!" demeyin bana rica ederim.Krokisinden gayet normal bir durum olarak gözüken bu olayın derinliklerine indiğiniz zaman neler olacağını daha iyi anlarsınız sizi temin ederim.
İsterseniz olayın başına dönelim ne dersiniz?Tabi bunları derken, birisinin beni okuduğunu ve ben bunlardan bahsettiğim zaman: "Hay hay tabi başa dönelim sevgili kardeşim" diyerek tatlı tatlı gülümsediğini hayal ediyorum.
Neyse efendim ne diyorduk heh olayın başı.
Sıcak bir gündü bugün...Eğer ilgileniyorsanız....Evde kös kös otururken telefonumun acı acı çalmasıyla irkilip "Kim lan bu arayan?" deyişim aynı zamana tekabül eder.Arayan sınıf arkadaşım Mahmuttu.Kendisi avurtları içine çökmüş, hafiften tıknaz, elma yanaklı, gözleri hakiye çalan 20-25 yaşlarında bir delikanlıydı.
-Hayrola kardeş dedim kendisine
-Yav sorma ders notlarını toparlıyorum.Hukuka Giriş dersinin notları var mı? dedi bana kendisi yarı merak yarı şu an adını tam olarak koyamayacağım bir duygu ile.
-Yok deyip kestrip atabilirdim sevgili okur, inanın bana.Bunu yapacak bir kudretimin olmadığını düşünmenizi istemem.
Ne geldiyse zaten başıma bu yufka yürekliliğimden geliyor:
-Aaa olmaz mı Mahmutçum sen ne zaman istedin de ben bi şey vermedim.Hemen sen nerede olduğunu söyle getireyim.Sözcükleri birden dökülüverdi ağzımdan.Sanki birden bire gelen, durduramadığımız istifra olayı gibi.
-Tamam bi kafede buluşalım hem bi şeyler de içeriz dedi o da bana
Neyse efendim olayın özüne yavaş yavaş gelmekteyiz.Acele etmenize lüzum yok.
Sonra ben de notlarımı alıp yavaş yavaş sözleştiğimiz kafeye doğru seğirtmeye başladım.Nedendir sonra kafeye vardım.Mahmut her zaman oturup okey oynadığımız ne bileyim batak, king falan çevirdiğimiz masada oturmaktaydı.Küçükken geçirdiği sıtma hastalığından dolayı yüzünde yer yer belli olan benekler bulunmaktaydı:
-Naapıyon lan şerefsiz! diyerek hızlı adımlarla üzerine yürüyüp bir anda durdum
-Naapalım la bu sene sınavlar baydı onlarla uraşıyoruz eşşek gibi
Derdemez bir anda Mahmut'un yüzü değişiverdi.Benimle konuşuyordu ama gözü başka bir yerdeydi.Bende ister istemez yüzümü baktığı noktaya çevirdiğimde "Onu" gördüm.İrem;şimdi aklınıza bir kız getirin tanıdığınız.Heh işte onun gibi bir kızdı işte.
Belli ki Mahmut İrem'i iyi tanıyordu.Yoksa bir erkeğin:
-Vaay kız ne sürtüyorsun buralarda?
demesi bir kızın hoşuna gitmezdi herhalde.
Hani iyi tanıyordu dedim ya şöyle nitelendirelim olayı:"Mahmut ile İrem daha 1 ay önce bir arkadaş vasıtası ile tanışmışlar.Mahmut da kızdan hoşlanıyor ama çok samimi arkadaşız ayağında başkalarının yanında takılıyor.İrem'in de 1 ay önce tanıştığı bir dallamadan bekleyemiyeceği bazı garip sözler sarfediyor ama amacı aslında İrem'le çıkmak ama bunu belli etmemeye çalışıyor."
Evet sevgili okur, yukarıda yazdığım olay diye nitelendirdiğim şeyi bir daha okudum ve sizin de tahmin etmekte zorlanmayacağınız gibi hiç bi şey anlamadım.Olsun olay tam olarak böyle yalnız.Bakınız bu önemli.
Neyse efendim İrem'i de masamıza davet ettik doğal olarak.Yalnız Mahmut daki değişim çok ilginçti.Sürekli bir sırıtma ifadesindeydi.Gözleri de her 2 saniyede bir İrem'i kesmektedi acaba bir şey kaçırıyormuyum ifadesinde.Normalde kendisini çok komik gördüğünden benim yaptığım esprilere inatla gülmeyen Mahmut "gak" desem sırıtıyor, "guk" desem kahkalar atıyordu.İrem yaptığı zaman anlatmaya gerek bile yok
Vermeye çalıştığı mesaj açıktı:"Ben ondan çok farklıyım.Amman beni onla karıştırma!"
Sadece duruşu hal ve tavırlarıyla değil sözleriyle de başkalaşıma uğramıştı Mahmut.Sanki dünyanın yükünü sırtında taşımaktaydı:
-Sistemin çarklarında ezilmekten bıktım artık.Kimse beni anlamıyor.Çok değerli görüşlere sahibim ama bunları anlayabilecek insan yok.Hayat çok acımasız.Zorluklara göğüs geriyorum...
Bunlar Mahmut'un bazı cümleleriydi sadece.Sanki dün "Zico gönderilmeli bence arkadaş!Maldanado da kim lan?" veya "Laan yolda bi kız gördüm üfffff!" diyen Mahmut gitmiş, yerine ne bileyim bir Spinoza falan gelmişti sanki.
Çok pis bi durumdayım sevgili okur...
O kadar şey yazdık ama sonuçta bağlanan konu kızların yanında erkeklerin değişmesi oldu ola ola...
Ve ben ne yazık ki bi final yapamadım.İsterdim ki bu yazıyı okuduktan sonra " Vaay adam süprizi sonuna saklamış helal olsun!" demenizi.Veya finalde çok okkalı bir bitirişle aklınızı alıp bütün yazıyı unutup sadece finalin aklınızda olmasını.Veya "Ne kadar bütünlük teşkil eden bir yazı olmuş bu yazı bana çok şey kazandırdı" demenizi.
Ama olmadı sevgili okur olamadı ve ben bu yüzden ben de
Çok pis bi durumdayım şu anda.
EY OKUR!
OKUYORSAN
SES VER!
OKUMUYORSAN
PES DER!
BU YAZAR...
1 yorum:
Çok hoşmuş bu ya.. (((:
Yorum Gönder